16 Ekim 2024
Dünyada yeşil enerjiye verilen önemin her geçen gün artarak çoğaldığını vurgulayan Ciğer, "Bazıları, yeşili korumak adına plastik üretim diyor. Plastik sentetik bir ürün. Doğada yok olması çok uzun süren bir ürün. Bunu doğal bir ürüne tercih etmek doğru değil. Ayrıca insan sağlığına da çok zararlı. Sonuçta petro kimya ürünü.
Yeşile yatırım
Tüm dünya yeşil enerji diyor. Dünya, yeşil enerji konusunda büyük rakamlarla bütçe ayırıyor, geleceğe yatırım yapıyor. Dünya nüfusu her geçen gün artıyor. Bugün 8 milyar olan nüfus, gelecek yıl 9 milyarı geçecek. 40 yıl sonra ise, şimdikinin 2 katından fazla bir nüfus olacak. Toprak ise büyümüyor. O zaman burada yapılacak en doğru şey, yeşile yatırım olacaktır.
Burada olay, çölleşen toprakların verimli hale nasıl getirilebileceğine geliyor. Ne yazık ki Orman Genel Müdürlüğü'nün bu konudaki çalışmaları zayıf kalıyor. Geçtiğimiz dönemlerde Ankara'da yapılan bir toplantıda da bu konuyu gündeme getirmiştik.
Çölleşen toprakların verimli hale dönüştürülmesi ile ilgili yöntemler var. Konusunda deneyimli, yetenekli orman mühendislerimiz var. Sadece bunların konfor alanlarından dışarı çıkıp, projeler üretmeleri gerekiyor. Bu projeleri uygulamaya sokabilmek için de uğraşmaları, ısrarcı olmaları lazım.
Yeşile bakmakla çevreci olunmuyor
Türkiye o kadar güzel bir coğrafyada, dünyanın o kadar değerli bir bölgesinde yer alıyor ki, her cm2'si verimli olan topraklara sahibiz. Evet, bizim de çölleşmiş topraklarımız var. Ama bunları kurtarabiliriz.
Mesela akasya ağacı. Akasya ağacı, havadaki azotu alıp toprağa vererek toprağın canlanmasını sağlar. Sadece akasya da değil, toprağı canlandıracak çok çeşitli ağaç türleri var. Deneyimli orman mühendislerimiz, bunları hazırlayacakları projelerle hayata geçirebilirler.
Hatta, ormanları kesiyorsunuz diyen çevreci grupları da yanlarına alarak; çölleşmiş toprakları canlandırmak için kampanyalar düzenlesinler. Madem çevreciyiz, sadece ormanlar kesilmesin demekle çevreci olunmuyor. Çölleşmiş topraklarımızı da kurtaralım" diye konuştu.